Otomobilinizin enerjisi ne kadar yeşil?

MELİH BAYRAM DEDE

Çevrenin korunması için fosil yakıt kullanımının azaltılması ve elektrikli araçlara geçiş teşvik ediliyor. Ancak burada gözden kaçırılan bir nokta var. O da elektrik üretiminin tamamının temiz enerji kaynaklarından elde edilmediği ve hâlâ ciddi oranlarda doğaya zararlı yöntemlerin kullanıldığı. Bu nedenle elektrikli araca geçmiş olmakla doğayı korumakla ilgili görevimizi tam anlamıyla yerine getirmiş gibi davranmamamız gerekiyor.

Çevreci elektrik üretim yöntemleri desteklenmeli


Elektrikli otomobilin doğaya egzoz gazı salmadığı için çevreyi kirletmemesi fosil yakıtlara göre büyük avantaj elbette. Ancak bununla yetinemeyiz. Bu nedenle kullandığımız elektrik enerjisinin çevreci şekilde üretimini sağlayacak yöntem ve politikalara destek vermeliyiz. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, 2018 yılında Türkiye’de elektrik üretiminin, yüzde 37,3’ü kömürden, yüzde 29,8’i doğal gazdan, yüzde 19,8’i hidrolik enerjiden, yüzde 6,6’sı rüzgârdan, yüzde 2,6’sı güneşten, yüzde 2,5’i jeotermal enerjiden ve yüzde 1,4’ü diğer kaynaklardan elde edilmiş.

Alternatif enerji kaynaklarının payı artıyor


Son verilere göre, hidrolik enerji, rüzgâr, güneş ve jeotermalden elektrik üretimi artarken, kömür ve doğalgazın payının azaldığı gözlenmekte. Bunu da iyi bir gelişme olarak not etmeliyim. Bu arada Türkiye’de önümüzdeki yıllarda devreye girecek nükleer enerji santrallerinin de bahsettiğimiz ‘yeşil enerji’ kalemi içerisinde yer almadığını da not olarak düşmeliyim. Ancak Türkiye’nin enerji ihtiyacının tamamen ‘yeşil enerji’den elde edilebilmesi kısa vadede mümkün gözükmüyor.

Yorumlar